Bölüm 1: Gizemli Atın Gelişi
Uzak Pers diyarında, genç ve meraklı Prens Arman yaşarmış. Sarayın sakin yaşamı, bir gün siyah abanozdan yapılmış gizemli bir atın avluya ansızın inişiyle altüst olmuş. Bu at, göz alıcı zekanın eseri olan, uçabilen bir mucizeymiş. Prens Arman atı ilk gördüğü andan itibaren ona büyülenmiş, gözlerini ondan alamamış. Bu at, ona göre sadece bir ulaşım aracı değil, aynı zamanda yeni dünyalar keşfetme fırsatıymış.
Prens, günlerini atın yanında geçirir olmuş. Onu izler, dokunur, hatta bazen onunla konuşurmuş. Atın gizemini çözmeye kararlıymış. Sarayın en iyi zanaatkarları bile atın nasıl yapıldığına dair bir fikir yürütememişler. Prens Arman, atın sırlarını açığa çıkarmak için sabırsızlanıyormuş.
Bölüm 2: İlk Uçuş
Bir sabah, Prens Arman cesaretini toplamış ve atın üzerine çıkmaya karar vermiş. Gizemli düğmeler ve kollarla dolu olan bu at, onu büyülü bir dünyaya götürebilecek bir anahtarmış gibi görünüyormuş. Prens, tereddütle birkaç düğmeye dokunmuş ve aniden, at yavaşça yükselmeye başlamış.
İlk başta, Prens Arman korkmuş ama sonra bu korku, bulutların arasında serbestçe uçmanın verdiği eşsiz heyecana dönüşmüş. Gökyüzünde süzülürken, altındaki krallığı kuş bakışı görmenin verdiği hayranlıkla dolmuş. Bu, onun hayatındaki en büyülü anlardan biriymiş.
Prens, atla gökyüzünde dolaşırken, çevresindeki dağları, nehirleri ve ormanları keşfetmiş. O an, sıradan bir prens olmaktan çıkıp, gökyüzünün hükümdarı olmuş gibi hissetmiş. Uçuş sonrası, Prens Arman artık eskisi gibi olamayacağını biliyormuş; gökyüzü ona sonsuz olanakların kapısını aralamıştı.
Bölüm 3: Kayıp Prenses
Günlerden bir gün, Prens Arman, komşu krallık Bengal’de yaşayan güzel Prenses Sana’nın gizemli bir şekilde kaybolduğunu öğrenmiş. Prens, cesurca hareket etmeye karar vermiş ve Prenses Sana’yı bulup kurtarmak için sihirli atına atlamış. Gökyüzünde, maceradan maceraya atılmış.
Prens Arman, Bengal Krallığı’na vardığında, prensesin kayboluşunun ardındaki sır perdesini aralamak için hemen araştırmalara başlamış. Prensesin son görüldüğü yerleri ziyaret etmiş, tanıklarla konuşmuş ve ipuçları toplamış. Prensesin kaçırılma ihtimali üzerinde durmuş ve bu düşünceden yola çıkarak, krallığın dışındaki karanlık ormanlara ve yasak bölgelere doğru yola çıkmış.
Bölüm 4: Kurnaz Mucit
Prens Arman, prensesi ararken, atın gizemli mucidinin, kıskançlık ve intikam yüzünden Prenses Sana’yı kaçırdığını keşfetmiş. Mucit, prensesle evlenmeyi ve krallığa hükmetmeyi hayal etmiş. Prens, bu kurnaz mucidin izini sürmeye başlamış. Mucit, sıradan bir adam değilmiş; zekası ve becerileriyle tanınan, ancak karanlık niyetleri olan biriydi.
Arman, mucidin sığınağını bulmak için krallığın dört bir yanını dolaşmış. Yolculuğu sırasında, mucidin geçmişte bıraktığı ipuçlarına rastlamış. Bu ipuçları, mucidin gizli laboratuvarına ve onun karanlık planlarına dair bilgiler içeriyormuş. Prens, bu bilgileri toplayarak mucidin sığınağının yerini belirlemiş.
Bölüm 5: Kurtuluş Mücadelesi
Prens Arman, sonunda mucidin gizli sığınağını bulmuş ve zorlu bir mücadeleye girişmiş. Mucit, prensesi bir kulede hapsederek, onunla evlenme planları yapmış. Prens, kuleye gizlice sızmış ve mucidin tuzaklarından kaçınarak prensesi kurtarmış. Prenses Sana, Prens Arman’ı görünce çok şaşırmış ve mutluluktan gözyaşları dökmüş.
Ancak mucit, son bir hileyle kaçmayı başarmış. Prens ve prenses, mucidin peşinden gitmeye karar vermişler. Mucidin kaçışını engellemek ve onu adalet önüne çıkarmak için sihirli atlarını kullanmışlar.
Bölüm 6: Aşkın Gücü
Prenses Sana ve Prens Arman, birbirlerine âşık olmuşlar ve birlikte Pers’e dönmüşler. Prens, prensesi kurtarmanın verdiği mutlulukla doluymuş. Prenses ise, Arman’a duyduğu sevgiyle dolup taşıyormuş. Saraya döndüklerinde, krallıkta büyük bir kutlama yapılmış. Prenses Sana’nın kurtuluşu ve Prens Arman’ın kahramanlığı herkes tarafından övülmüş.
Bölüm 7: Düğün Hazırlıkları
Prens Arman ve Prenses Sana’nın düğünü için sarayda hummalı bir hazırlık başlamış. Tüm krallık, bu büyük gün için seferber olmuş. Saray bahçeleri renk renk çiçeklerle süslenmiş, davetliler için ziyafetler hazırlanmış. Prens ve Prenses, birbirlerine olan aşklarını tüm dünyaya ilan etmeye hazırlanıyormuş.
Ancak, mucidin hâlâ serbest olduğunu bilen Prens Arman, onun geri dönüp intikam alabileceği endişesini taşıyormuş. Bu yüzden, güvenlik önlemlerini artırmış ve sarayın korunması için ek tedbirler almış. Prenses Sana ise, mucidin gölgesinin bu mutlu günü karartmasına izin vermek istememiş ve Prens Arman’ı sakinleştirmeye çalışmış.
Bölüm 8: Mutlu Son ve Yeni Başlangıç
Nihayet, düğün günü gelip çatmış. Prens Arman ve Prenses Sana, göz kamaştırıcı kıyafetleriyle altın sarayın merdivenlerinden inmişler. Tüm krallık, bu iki genç sevgilinin mutluluğuna şahit olmak için toplanmış.
Düğün sırasında, mucidin son bir kez ortaya çıkıp düğünü sabote etme girişimi olmuş ama Prens Arman ve saray muhafızları, onu hızla etkisiz hale getirmişler. Mucidin son girişimi, Prens Arman ve Prenses Sana’nın aşkının gücünü daha da pekiştirmiş.
Düğünün sonunda, Prens Arman ve Prenses Sana, sihirli abanoz atta gökyüzüne doğru uçmuşlar. Günbatımının büyüleyici renkleri arasında, yeni hayatlarına doğru uçarken, birbirlerine olan sevgi ve sadakatleriyle dolu bir geleceğe yelken açmışlar. Ve böylece, Uçan At’ın Maceraları, mutlu bir sonla tamamlanmış. Prens ve Prenses, birlikte pek çok maceraya atılacakları bir ömür boyu mutluluğa yelken açmışlar.
